Avrupa'da son yıllarda hızla artan evsizlik sorunu, kıtadaki birçok ülke için önemli bir sosyal sorun haline gelmeye başladı. Birleşmiş Milletler verilerine göre, 2020 yılında Avrupa'da evsizlik oranı %21 artış gösterdi ve bu durum kontrolden çıkmaya başladı.
Evsizlik sorununun sadece barınma eksikliğiyle sınırlı kalmadığı, aynı zamanda mental sağlık sorunları, işsizlik ve yoksulluk gibi faktörlerle de bağlantılı olduğu belirtiliyor. Avrupa'nın birçok şehrinde kış aylarında sokaklarda yaşayan evsizlerin sayısında gözle görülür bir artış yaşanıyor.
İsveç, Almanya, Fransa, İspanya ve İngiltere gibi Avrupa'nın önde gelen ülkeleri, evsizlik sorununu çözmek adına çeşitli adımlar atmaya başladı. Ancak sorunun karmaşıklığı ve artan nüfusla birlikte çözüm bulma süreci oldukça zorlu hale geliyor.
Uzmanlar, evsizlik sorununun tek başına çözülemeyeceğini ve bütüncül bir yaklaşımla, ekonomik ve sosyal politikaların bir arada ele alınması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca evsizlerin rehabilitasyonu ve tekrar topluma kazandırılması için uzun vadeli destek programlarının oluşturulması gerektiği üzerinde duruluyor.
Avrupa'da evsizlik sorununa karşı mücadelede yerel yönetimler, hükümetler, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşların birlikte hareket etmesi gerektiği ifade ediliyor. Toplumsal dayanışma ve insani değerlerin ön plana çıkarılması, evsizlik sorununun çözümü için önemli bir adım olarak görülüyor.